Ulusal Günler, ulusu düşünsel ve ruhsal olarak bir vizyonda birleştiren günlerdir. Özellikle uluslaşma sürecinde olan halklar için çok önemlidir. Çünkü ulusu konsolide eder...
Bu nedenle, ulusal örgütlerin ve kurumların böyle günlerde aralarındaki politik farkları bir kenara bırakmaları, ulusal günleri imkanlar elverdiği ölçüde, güçlü bir şekilde kutlamaları gerekir.
Çerkes ulusal günlerinden biri de "20 Eylül Dünya Çerkes ( Adığe ) Günü"dür. Kabardey Balkar Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yuri Kokov tarafından 12 Ağustos 2014 tarih ve 166 nolu kararname ile kabul edilmiştir. Kararname özetle şöyledir:
"Kabardey Balkar Cumhuriyetinde yaşayan kişi ve Çerkes örgütlerinin yoğun istekleri üzerine karar verilmiştir:
1- 20 Eylül günü, Çerkes (Adıge) günüdür.
2- 20 Eylül günü Kabardey Balkar Cumhuriyeti'nde yaşayanlar için resmi tatil günüdür.
3- Bu yasa imzalandığı günden itibaren yürürlüğe girer".
Yani "Dünya Çerkes ( Adığe ) Günü" önerisi ilk olarak Dünya Çerkes Birliği ( DÇB )'nin toplantılarında gündeme gelmiş, 29 Mart 2014 tarihinde yapılan toplantıda, 20 Eylül tarihinin "Dünya Çerkes ( Adığe ) Günü" olarak kutlanmasına karar verilmiştir.
Büyük ihtimal böyle bir günü ilk olarak Dünya Çerkes Birliği'nin ( DÇB ) gündeme getirmiş olması ve o günlerde DÇB yöneticilerinin bazı açıklamaları, böyle önemli ve anlamlı günü gölgeliyor.
Halbuki Kabardey Balkar Cumhuriyeti'nde resmi tatil olan bu gün, Çerkes halkı için büyük bir kazanımdır.
Evet, karar alınırken birileri yanlış şeyler söyledi. "Çerkeslerin sadece yas günü mü olacak? 150 yıllık yas mı olur?" gibi laflar edenler oldu. Bu nedenle, bir çok insan "21 Mayıs'ı kaldırıp yerine 'Dünya Çerkes ( Adığe ) Günü'nü ikame etmek istiyorlar" diye düşündü. Eğer niyet bu idiyse, elbette karşı çıkılmalıydı. Biz de karşı çıktık.
Ama biz "Dünya Çerkes ( Adığe ) Günü"ne değil; bu Gün'ün diğer ulusal günlerimizin veya "21 Mayıs"ın yerine ikame edilmesine karşı çıktık! "Buna asla izin vermeyiz" dedik ve 21 Mayıslarda otobüslerle vatana gitme kararı almamızın bir nedeni de buydu. Vatandaki 21 Mayıs Çerkes Soykırımı ve Sürgünü anmalarını güçlendirmekti.
Geçen 7 yıl içinde gördük ki, birilerinin niyetleri ne olursa olsun, 21 Mayıs dahil, bütün ulusal günlerimiz, eskisinden çok daha görkemli bir şekilde örgütleniyor, kutlanıyor veya anılıyor. Ve "20 Eylül Dünya Çerkes ( Adığe ) Günü" bizim bir kazanımımız oldu!
Belki bir daha gündeme gelse, parlamentoda kabul edilmeyecek. Çünkü "Dünya Çerkes ( Adığe ) Günü" hem vatanda hem de diasporada Çerkes ( Adığe ) kimliğini güçlendiriyor. Doğru olan, artık bırakın karşı olmayı, daha güçlü örgütlemektir...
Birilerinin, Çerkeslerin bu kazanımından, Kabardey Balkar Cumhuriyeti'ne Çerkes kimliğinin hakim olmasından rahatsız olmalarını anlarız, ama bizim karşı olmamız için hiç bir neden yok.
"Başka ulusların böyle günleri mi var?" gibi sorular saçmadır. Artık uluslaşmış halkların elbetteki uluslaşma sürecinin politikalarına; söylemlerine ve eylemlerine ihtiyaçları yoktur. Onlar artık ulus'tur!
Ama Çerkes halkı siyasi ve coğrafi bütünlüğünü hala sağlayamamış, ulus öncesi ilişkileri ve kurumları tasfiye edememiştir. Bu nedenle birliği ve bunun sonucu olarak varlığı tehdit altındadır.
Tüm dünya Çerkeslerini duyguda, düşüncede ve Çerkes ( Adığe ) kimliğinde birleştiren "20 Eylül Dünya Çerkes ( Adığe ) Günü" uluslaşmamıza, güçlenmemize hizmet eden bir ulusal gündür.
Güçlü bir şekilde kutlanmalıdır...
Yaşasın "Dünya Çerkes ( Adığe ) Günü"!
Yaşasın Çerkes Ulusu!
Çerkesya Hareketi
14 Eylül 2022