Çerkes Dernekleri Federasyonu (Çerkes Fed) Basın Sözcüsü Erol Karayel, 1 Temmuz 2020 tarihinde Rusya Federasyonu'nda yapılacak olan anayasa referandumu için açıklamalarda bulundu. Karayel, vatandaşların sandık başına gitmemesi gerektiğini söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
"En başta belirtelim ki, Rusya Federasyonu’ndaki uygulamalarla ilgili görüş beyan etmemizi kimse dışarıdan müdahale olarak görmesin. Biz o gasp edilmiş toprakların gurbette kalmış çocuklarıyız ve ana vatanımız üzerine söz söyleme hakkımız vardır, her zaman da olacaktır.
Rusya’da yapılan anayasa değişikliğinin mimarı kendini İvan Grozni’nin, Deli Petro’nun, Stalin’in mirasçısı olarak gören Vladimir Putin’dir. Bu düzenlemelerle Rusya İmparatorluğu tekrar diriltmeye çalışılmaktadır. Bir taraftan Rusya’nın gücünü artırıp hakimiyet bölgesini genişletmesi planlanmakta; diğer taraftan devletin yönetim kadrolarının “Slavlardan oluşması” ve ”gelecekte de Slavlar’da kalmasını” garantiye almaya çalışmaktadırlar.
Fakat burada bir sorunları var: Slav nüfus artmıyor. En geç 30 yıl sonra Slav harici topluluklar mevcut ülke nüfusunun yüzde 50’den fazlasını oluşturacak. Bu, Slav şovenistler için ciddi bir alarm. Böyle bir nüfus yapısının demokratik bir ortamda devleti yönetecek kadroları belirleme ihtimali Putin’i ve şöven Rusları endişelendiriyor. Bu ihtimali bertaraf için federasyon yapısının ortaya çıkardığı ulusal cumhuriyetleri tasfiye edip, Slav kökenli olmayan nesilleri dil ve kültür yönünden tamamen korumasız bırakarak hızla asimile etmeyi planlıyorlar.
Anayasaya koyulan “Devleti kuran ulusun dili Rusça” ifadesinin de, “Bin yıllık ortak tarih” ifadesinin de, “Rusya Federasyonu topraklarında yeni federal bölgeler oluşturulabilir” ifadesinin de, “Yurt dışında yaşayan vatandaşlar” ifadesinin de amacı Rus nüfusu artırmak ve diğer kimlikleri de asimile ederek devletin Slav kimliğini garanti altına almaktır.
İkinci husus, Putin, kuracağı imparatorluğu mevcut federasyon topraklarıyla sınırlı görmemektedir. O tüm bölgesel gücün Ruslara ait olmasını istiyor. Bunun için de yeni anayasaya Rusya Federasyonu’nun “SSCB topraklarının yasal halefi” olduğu ifadesini koydurmuş; bunu nasıl sağlayacağını da Kırım, Sivastopol, Donetsk ve Transdinyester’de uygulamalı olarak göstermiştir.
Yeni Anayasa, yasama, yürütme ve yargıyı tamamen devlet başkanının kontrolüne veriyor. Koyulan özel bir madde ile 2036’ya kadar devletin başında kalabilecek olan Vladimir Putin, en başta da söylediğimiz gibi, bu tarihe kadar Rusya imparatorluğunu yeniden ihya etmenin planlarını yapıyor. Yeni yasal düzenlemelerin yegâne amacı budur.
Referandum prosedür icabıdır. Sandıktan ne sonuç çıkarsa çıksın, onlar istedikleri sonucu ilan edecek.
Bu nedenle, tüm Rusya Federasyonu vatandaşlarına bu ırkçı ve karanlık planların hayata geçirilmesini protesto için sandık başına gitmemelerini tavsiye ediyorum. Çünkü sandık başına gitmek, anayasanın meşruiyetini onaylamak demektir.
Gerçek sonuçlar nasılsa onların önüne gidecek ve sahada adım atarken bu realiteyi az veya çok dikkate alacaklardır. "